31 Aralık 2008 Çarşamba

Happy Happy Helloween Helloween Helloween

Dün yorgunluktan yığılmamın ardından yepyeni bir güne başladım, nerdeyse akşamüstü oldu bile. Önce bir dünü özet geçmeliyim.

Sabah evden çıktım buzlu rampalardan meydana ulaşıp metrobüse bindim. Metrobüse bindiğimde genelde oturcak yer olmuyor. Bende hemen kapı girişinde sağdaki tekli koltukların başına dikiliyorum eğer orada bir öğrenci oturmuyorsa anlıyorum ki bu herif yenibosnada filan inecek bende onun yerine oturabileceğim. Otobüste ayakta çok durunca sağa sola çok salladığı için dizlerim feci yoruluyor mutlaka oturmam lazım.

Okula vardığımda sınıf kapısında Rüstem efendiyi gördüm. Çöp yok Rüstem efendi sağolasın demedim tabiiki. O bana "ders yoh oglum" dedi. Böyle kafamdan aşağıya kaynar sular boşaldı. Sen o kadar yol git dersin olmadığını kapıda öğren. Sinir oldum. İndim bi kahve içtim kantinde. Dedik sonra kırtasiyeye gidip ders notu toplayalım. Ne alacaksam Rüstem dedi o bende var bu bende var şu bende var. Böylelikle hiç birşey almadan çıkmış oldum. Nasılsa beraber çalışacağız.

11 15 te başlayan Elektrik Prospeksiyon derside pek bir beleş geçti. Bu sırada koridorda gördüğümüz devasa dönerin kokuları gelmeye başladı taa sınıfa kadar. Kokular 3 kat yukarı çıkıyordu yani. Böyle devasa bir döner vardı orada. Ağzımızın suları aktı vallahi. Sonra ders çıkışında zaten akşam Sayısal Analiz dersi olmayacağını geçen haftadan hoca söylemişti. Direk çıktık okuldan. Fakat bu döner daveti yüzünden tüm koridorları kesmişlerdi nerden çıkacağımızı şaşırdık nereye gitsek bir güvenlik görevlisi buradan değil oradan çıkın diye bizi geri çevirdi. Gerildik. Sonunda dekanlık kapısından attık kendimizi. Bir de birşey gördüm, Rüstem kendine nike tan bir tane polar boğazlık almış 20 ytl ye. Çok başarılı bir buluş burnuna kadar çekiyosun atkıdan çok daha iyi bence tüm rüzgarı kesiyor. Destekliyorum.

Senenin son haftası olması dolayısıyla okulda vukuu bulan tenhalıktan yararlanarak yemekhaneye yemeğin bitmesine 5 dakka kala girip affedersiniz eşşekler gibi yedik. Oradanda Rüsteme geçtik. Ekonomi sorularının cevaplarını yazacaktık. 15 gibi başladığımız soruların cevaplarını yazma seansı 20 30 gibi sonuçlandı. Yazmaktan kolum koptu. Bittim tükendim. Önlü arkalı 3 ezberleyecek sayfam var ekonomi için. Artık nasıl yapacağım bilmiyorum ama 70 almam gerekiyor geçmek için ve ben onları ezberlemeliyim.

Eve dönüş yolunda Rüstemde benimle giyinip çıktı yazdığım ekonomi notlarını fotokopi çektirecekti fakat fotokopi makinesinin kağıtları yırtması neşemize neşe kattı ! Tamam dedik yılmak yok yapıştırırız. Ayrıldık. Metrobüs durağına geldim. Tam binecektim ki adam mecidiyeköye gitmiyorum edirnekapı garajına gidiyorum dedi. Taksicimisin sen be nereye gideceğini kendin tayin ediyorsun. Bir sonraki araca bindik oda topkapı da indirdi mecidiyeköye gitmek isteyenler arkadaki araca binsin dedi. Şok olduk indik. Arkadaki araç ben gitmiyorum mecidiyeköye deyince sinirler zıpladı bir anda. Sonraki araca tıklım tıklım olmasına rağmen zoraki olarak bindim. Ona buna sürtünürken mecidiyeköye vardım. Eve geldim ve çok özlediğim eşimle konuşurken 12 30 da internet koptu. Yorucu bir gün olduğundan ve Işıl ders çalışacağından yatağa geçtim artık. Yatak çok güzel bir icat çok feci destekliyorum bulanı. Işılmla mesajlaşırken sabah 09 30 da uyandım. Elimde telefonla uyumuşum sonra o telefon yere düşmüş bir baktım 27 cevapsız arama, dünya rekoru. Sevgilimle konuştum ve senenin son gününe böylece başlamış oldum.. Annem gitti kadıköye arkadaşına, sevgilim ankarada arkadaşlarıyla takılacak, eğer akşam Sinan gelmezse seneye yalnız giriyor olacağım. Bu mutsuz duruma yenilmemek için devamlı Ranma soundtrackini dinleyip kendi kendime Happy Helloween tezahüratı yapıyorum. Happy happy helloweeen helloweeen helloweeen...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder